
Çayyolu Kültür Sanat ve Edebiyat Dergisi, Sayı 1
Başkentimizin şirin bir semtinden sesleniyoruz ama avamızda sadece Ankara havaları yok.
Çayyolu Kültür Sanat ve Edebiyat Dergisi’nin bu ilk sayısında İstanbul’dan dünyaya açılmaya hazır dizeler de var, İzmir’in sıcak rüzgârlarıyla yayılan hikâyeler de…
“Hoşgörü Kenti” Hatay’ın çarşılarındaki mücevherlere dokunacak, Diyarbakır’a uzandığımız köprüden geçen kardeşliği de duyumsayacaksınız burada…
Sizleri; edebiyatın, kültürün ve sanatın farklı duraklarında molalar vermeye, katmaya çalıştığımız kokuya, liseli öğrencilerin şevkini aratmayacak heyecanımıza ortak olmaya çağırıyoruz.
Belki biraz gülümsetmek, belki biraz düşündürmek, belki başka dünyalara götürmek ama ille de güzelleştirmek istiyoruz hayatınızı. Hem de Korona’nın kâbus olup çöktüğü bir dönemde.
Geleceğe dair umutları çoğaltmak, çoğaltırken süslemek istiyoruz.
Edebiyata, kültüre, sanata; yani insana, yani hayatın zorlu kulvarlarında nefesimize güç katan, yani insanı hem daha güzel hem daha güçlü yapan bütün olanaklara dair ne varsa katmak istiyoruz hayatınıza…
Ve biz bütün bunları amaçlarken;
İnsanlığa ait hiçbir renge, hiçbir inanışa, hiçbir kültüre, hiçbir yaşam biçimine ters düşen bir harf olmayacak satırlarımızda diye söz veriyoruz.
İki aylık çıkacağız, ama bu rakam mevcut imkânlarımızın bize dayattığı bir anlamdan ibaret değil sadece. Evet bu süre ulaştığımızı düşündüğümüz niteliği kaybetmemek için ancak yetecek bir süre gibi gözüküyor şu anda ve derginin aylık olup olmaması ne satış istatistiklerine bağlı kalacak ne de olanaklarımızın genişlemesine. Sadece ve sadece düzeyimiz ölçü olacak…
Ve son bir not:
Korona günlerine özel olmadığını düşündüğümüz ama elbette etkisini de asla yadsıyamayacağımız bir hacimde ürün yağdı dergimize. Bu yüzden hedefimiz olan kırk sekiz sayfayı affınıza sığınarak bir kereye mahsus olmak üzere aştık. En büyük kusur da maruz kaldığımız muhteşem ilgiye aitti! Bu ilginin kâğıda değil edebiyata, kültüre ve sanata olan bir ilgi, bir ihtiyaç hatta bir açlık olduğunun bilinci içinde olmak, her sayıda kendimizi biraz daha aşmak zorunluluğunu dayatıyor şimdiden.
Biz elimizden geleni yapacağız!
Ama dergimizi ayakta tutmak için okumaya, okutmaya, abone olmaya çağırıyoruz hepinizi.
Saygılar, sevgiler, selamlar…
Kamil Akdoğan