uzun bir bekleyişti sonsuzluk güneşi
bir resim bir an vardı şimdi olmayan
yaşamın son oyunu
gem vurulan özlemler / esmer yüzlü acılar
neminde çürüyen hüzünler
şişkin yüreğimin eseri
ah o gülkurusu sevinçler / kaçamak öpüşler
dumansız iç yangınlar
sinemin bahar yeli
dündü ömrün ilk günü gibiydi zorun soluğu
rengini arayan tuhaf bir zaman sofrası
duru yeminler kurşunî suskunluklar
kanından beslenen yaşam
herkes bilir suların çekildiğini
sırı dökülen aynaların yüzsüzlüğünü
zarların hilesini
hepsi unutuldu kısır yılların kapısında
bırak daralan akşamın dem vuruşlarını
yersiz yurtsuz savruluşları, dökülüp saçılan hevesleri
hangi çağın diş ağrısı bu sancı
ince sızı
anlat Anka diyarını aşan benlik anlat dağın yüceliğini
azıcık masumiyet, bir tutam vefa
umut / tutku / yürek kardeşliği
bir kadeh ölümsüzlük
buzul çağın kraliçesi
hepsi giz pırıltım / yürek ürpertim
suyun gölgesine sığınan ışık ol
bağışla tutuklu dili / yıldız güncesini
sorun anlatmak değil / yoruldu insanlık
yüreği kabuk bağlayan gamsız evrende
