eksik de bir şey
söküğünü dikemediğim yıllarım
acemce fısıldar mağrur bir nehir gibi
serpilip büyür telâşım, ciğer parem
yalınayak şiirler yazacağım çırılçıplak özlemlere
kulağı tıkalı lahitlere, özü kırık aynalara
kusursuz yüzlere, bir de kendime
döne döne geçtim acının ölü evini
enine boyuna sevdim kırık dökük sevdaları
ıssızlığımı onaran akıl ustam öpeyim kıvrak ellerini
işte aşınmış yanlışlarım, işte unuttuğum yeminlerim
nasıl da sevmiştim o vefasızları
ılgın ılgın yağan yağmurun veda senfonisinde
kim adımı çağırsa çözülür dilimin bağı
ben ki bir avuç cümleden seçtim beni andığın an’ı
bilinçaltı, bilinç üstü çakışınca anladım bir şeyin değişmediğini
derin iyimserlik diyeceğim o ki, inandım sana, bağışla saflığımı
sevgi ne ki alaz sesimin çıplaklığında
bir basamak çıksam mısra mısra dökülür hevesim
soğur umudum
avutamam çiçek pazarında safdilli duyguları
rüzgârın sanatsal gösterisi, ergen güneş şımarıklığı
su düğümlenmez isyan ateşinde
kim demiş tutkunun bir eksiği hiç
eksik de bir şey sevginin olduğu yerde
Nilüfer Uçar
23 Şubat 2024