sessizlik ipiyle kendimi ördüğüm gece
ay ışığından inen hüzünler gördüm
dağlara kaçıştı vakitsiz sevinçler
düşlerimi parçaladı ırmak boyu
yengeç sürüsü
yaklaşınca çakal sesleri
yabani papatyanın sığındım yüreğine mülteci
ruhumu sabaha ve tanrıya
sunduğum o an
son düğümü atarken aklıma düştün ya
inceden bir sızı kainat küçüldükçe umuttun
hiç uyutmadı gözlerin beni
o ki hayalimde o ruhtan tek geceydin
aşk ki çok sevenindi
sen ki gökyüzünde en güzel dilek
say ki öptüğüm en uzak yıldız
dudaklarımda bir ölümsüz heceydin
gece, dün gece, geceydin
rüyada seninle yalnızlıkla kardeştim