yüzündeki çiçekler / nurşen kaygısız
benim elim erer mi
yüzündeki çiçeği dermeye
külün üzerine
gaz yağı dökerdi
tevhide gelin
yakardı sonra.
kül yanardı
gün yanar gibi
gül yanar gibi
haziranlarda.
karanlık dere
adım adım aydınlanırdı
sahipsiz
ve
soluksuz
yaslanmışken
kuru devedikenleri yamaçlara.
ne gitmek isterdim
o yoldan
ne de dönmek
an
suyun ateşe değdiği andı
yaş
belki kırktan önce
belki de sonraydı
yüzünde
mavi çiçekler gibi
solar mıydı gözlerin.
hep beraber dayanmışız
geceye
o ki herkesi tanır
herkesi tamamlar
yüreğinde.
gidersem
gücenme gözlerinden
geçersem
gücenme sözlerinden.
an
tenin toprağa değdiği vakit
an
toprağın tenini
duyduğu vakit.
Uyu ey isimsiz kadın
Duyma, görme, bilme
ne renktir
teninin yüzünde
açan çiçek.
Fotoğraf: Burcu Topağaç