SONBAHAR SOMBAHARDIR
Mustafa Kademoğlu
Bir Dost :“Siz sonbaharı seversiniz” dedi telefonda. Özellikle de ‘Ankara’nın dedim. Ekledim; Orhan Veli de severmiş, Attila İlhan ve Müfide Güzin Anadol da. Hiçbiri hayatta değil şimdi. Onları hayatlarının sombaharında yitiriverdik sırayla…
***
Yahya Kemal’den alıntıladığım şu iki dizede, sonbahara değgin anlam yoğunluğunu çağrışım varsıllığını duyumsuyor musunuz siz de?: “Günler kısaldı, Kanlıca’nın ihtiyarları/ Bir bir hatırlamakta geçen sonbaharları”…
*
Adım Sonbahar şiiriyle nasıl seslenmiş Attila İlhan:
“ nasıl iş bu ?/ her yanına çiçek yağmış / erik ağacının/ ışık içinde yüzüyor neresinden baksan / gözlerin kamaşır. /Oysa ben akşam olmuşum / yapraklarım dökülüyor / usul usul /adım sonbahar…”
*
Ahmet Haşim’in Merdiven şiirini de unutmayalım: “
“Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden/ Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak /Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak /Sular sarardı yüzün perde perde solmakta”/ Kızıl havâları seyret ki akşam olmakta…
*
Müfide Güzin Anadol kardeşinin ardından şöyle seslenmişti:
“Sen değilsin Nakkaş Tepe’de yatan/ Benim”. Hüznü, acıyı,ölümü bu denli yoğun başka hangi söz anlatabilir?
BENİ GÜZEL HATIRLA!
“Beni güzel hatırla/ Bunlar son satırlar /Farz et ki bir rüyaydım esip geçtim hayatından / Ya da bir yağmur sel oldum sokağında/ Sonra toprak çekti suyu/ kaybolup gittim /Belki de bir rüyaydım senin için/.. Uyandın ve ben bittim /Beni güzel hatırla”
***
“Düşen bir yaprak görürsen, beni hatırla demiştim /Her sonbahar rüzgârında / sarı sarı yapraklar arasında/ Sen gelirsin aklıma !’’
Bir sonbahar’da bir hayal kırıklığı yaşadım. Bir başka sonbahar’da ise mutluluğu yakaladım.
Neveser Kökdeş’e ait şarkı belleğimdedir hâlâ “Sevdim seni aşkı anladım/Hayat ne güzel ne hoşmuş/Ne kadar şirinsin sen/ Ne kadar güzelsin sen/ Bu cihana bedelsin sen/ Kalbimdeki canan sen”
diyerek. Sonrasında ne mi oldu ?
“Üç meyvesi var bu aşkın/ İki çiçek bir de böcek/ Üç torun biri kız ikisi erkek / Tadı damağımda artık/ Bu ölümsüz sevgimizin”
***
Ne diyordu Şair?
“Hüzün zaman zaman /Deli dalgalarla gelir /Gönlümün kıyısına vurur’’…
Cüneyne
Mustafa kademoğlu yazısı eylül sayısı