Türkçenin ve Edebiyatımızın Gölgesinde Bir Nefeslik Mola, Feyza Hepçilingirler
Röportaj: Kamil Akdoğan, Hatice Eğilmez Kaya
1. Feyza hocam sizi Dergimizde görmek,
sizinle söyleşi yapmak ne güzel.
Bazı insanların hayatları göl gibidir;
aynı yerde ve durağan bir hayatları vardır.
Sizin biyografinize göz gezdirdiğimizde
nehir gibi bir hayat sürdüğünüzü,
daima devinim ve değişim halinde
olduğunuzu görüyoruz. Siz otobiyografik
bir biçimde düşündüğünüzde hayat
çizginizi nasıl değerlendirirsiniz?
Mübadil bir ailenin çocuğuyum. Ailemin
iki kanadı da adalardan gelip (getirilip
/ gönderilip) Ayvalık’a yerleşmiş.
Babam, Resmo’da doğmuş bir Giritli;
anne tarafım Midilli’den Mübadele ile
Ayvalık’a gelmiş. Onların ataları kim
bilir ne zaman Anadolu’dan kaldırılıp
oralara yerleştirilmiş… Görüldüğü gibi
çok derinlerdeki köklerden geliyor göçebeliğim.
15 yaşıma kadar Ayvalık’ta
yaşadım; arada üniversite için İstanbul,
sürgün olarak Trabzon’u saymazsak
aşağı yukarı 45 yaşıma kadar İzmir’deydim.
İhtiyarlıkta İstanbul. Türkiye haritasından
bakacak olsam sağa – sola
kaçışlarımla birlikte dar açılı bir üçgen
içinde yaşamış sayılırım diyecektim ki
ABD seyahatlerimi hesaba katmadığımı
fark ettim. Her yıl olmasa bile, yıl
aşırı iki – üç ay kalmacasına ABD var
yaşamımda (kızım ve torunlarım orada).
Sanırım siz haklısınız; nehir gibiymiş
hayatım, üstelik pek de sakin akan
bir nehir değilmiş.
2. Bizim dışarıdan gördüğümüz kadarıyla
eğitimci ve yazar kimliğinizle
ön plandasınız. Birbirini destekleyen
aynı zamanda da besleyen iki kimlik…
Peki sizce Feyza Hepçilingirler kimdir?
Dünya üzerindeki ve evrendeki duruşunuzu
bize nasıl konumlandırırsınız?
Not: WEB sitemizde dergimizde yer alan ürünleri kısmen paylaşıyoruz…