DAĞDERE IV
TÜTÜN ZAMANI
Ülkü KAHRAMAN
Yaz gelmişti Dağdere’ye…
Ağustos sıcağı yakıyordu toprağı ama ekmek kavgası devam ediyordu köyde.
Köyün en önemli geçim kaynağı tütündü. Köyün çocukları oyun oynamak yerine yaz sıcağında tütün toplamaya giderdi.
Öğrencilerimden Hasan, küçük yaşına rağmen kendinden büyük motorla tarlaya gidiyordu. Babası ile konuşup uyarmıştım, motor kullanmaması için telkinde bulundum fakat beni dinlemedi.
“Yok ona bir şey olmaz kullanır” dedi. Çok geçmedi ki bir gece köyde çığlıklar ile Hasan’ın kaza yaptığını öğrendim. Motor devrilmiş ayağını ezmiş ve Hasan sakat kalmıştı.
Oyun ve eğitim çağındaki çocuklar boylarından büyük işler yapıyor, sabahlara kadar tarlalarda tütün kırıyor, tarla sürüyor, çocuk olmayı öğrenmeden büyüyorlardı.
Köyde insan hayatının önemi kalmamıştı. Geçim ve yoksulluk derdi insanlara güzel bir yaşamı değil hayatta kalmayı lüks olarak sunuyordu. Kadınlar ve çocuklar tarlalarda tütün kırarken, köy kahvesinde erkekler okey taşlarını diziyor, ülkemin her yerinde olduğu gibi kadınlar ve çocuklar sömürülüyordu.
Ayaklarda lastik ayakkabılar,
Dudaklarda çalınan ıslıklar,
Önde katırlar, arkada kadınlar,
Geride kalan çocuklar,
Uzun tarla yollarında,
Yorgun düşen hayatlar…