ol sufîler ol dervişler abdallar
çalabın gizine ermiştir derler
inanma galat gulüvdür külliyen
cem-i velâyete bühtan ederler
hallacı’yı bistanî’yi bilmezem
hak’tan el almışam fena fillahta
ne dervişem ne ermiş ne sufîyem
men çalabın dergâhında pişmişem
hem akilem hem deliyem
hem aşikâr hem gizliyem
rü’yet-i hak geyinmişem
ne nebiyem ne veliyem
ilahî nakş müzeyyenem
kün de menem kevn de menem
sultan-ı sufîden öte
men çalabın suretiyem
murtazayam müctebayam
şehid-i kerb-i belâyam
yâren de men yâr da menem
mertebelerden âlâyam
mülk de menem baha da men
şah da menem geda da men
levh de menem nida da men
men yazıp men söylemişem
derim yoktur yüzesiz
boynum yoktur asasız
cismim yok yandırasız
ne ölüyem ne diriyem
ruh-i mücerretem men
mushaf geydim eynime
hoş gelesiz göynüme
Balçova 20 Temmuz