Sevgili dayım Tuncer Aksu’ya
dağlar ölür mü hiç
eteklerinden kuş sürüsü gibi
havalanınca bahar çiçekleri
ya da bulutlar
son damlasına kadar
üzerine boşaltırsa içini
yollar ölür mü hiç
geçmese de kıyısından nal sesleri
ya da feryadını bir kozalağın
duymasa da ormanın en kuytu yeri
güller ölür mü
kalmasa bile
başını kaldıracak mecali
diller ölür mü hiç
serpmişse geleceğin toprağına
bin tohumluk sözcükleri